Deney No - 17
Deney Adı - Tactile Art
Denek Adı - Tom Waits
Renk: Bozuk yumurta sarısı. Koku: Dopingli saman balyası. Dokunsal: Uzun tırnaklarla pişmiş kart tavuğu ayıklamak. İşitsel: Gargara sesi çıkaran metronom. Tat: Kirli pencere camı.
it is closing time i hope that i dont fall in love with you i weared my old shoes and walked to the virginia avenue.. no silence but just a midnight lullaby in my head.. i went there with martha and rosie before..that night i was lonely.. i met to you ice cream man. we had a little trip to heaven, bypassed the grapefruit moon.. now it is closing time and i know i felt in love with you..
Tom Waits'i ilk kez İzmir Bostanlı'da, 1993 yılında ve terk edilmiş bir kadın doktorun evinde dinledim. 18 yaşındaydım, bakirliğimi kaybedeli bir yıl olmuştu. Davet edilmiştim. Ter içindeydim. Uzun bir bekleyişten sonra doktor hanım yatak odasından çıktı. Gotik bir makyaj yapmıştı. Bir ayağında topuklu çizme vardı. Diğer ayağı çıplaktı. Tir tir titriyordum. Bacaklarıma yüklendi ve taşıdığım masumiyetin ona güç verdiğini söyledi. Saçlarımdan tuttu, ağzım aralandı ve alt dudağımı emerek dilini gırtlağıma kadar soktu. O an trigonometri formüllerini düşünmeye başladım. Zevk almadığımı farketti. Kararlı bir beden duruşuyla bir adım geriye attı ve yaşlı gözlerini gözlerime dokundurup 'mission accomplished meine liebling' diye mırıldandı. Sonra Hegel okumaya başladım, Tom Waits ile.
Ölümün, müziğin ölümü olacak...
YanıtlaSilit is closing time
YanıtlaSili hope that i dont fall in love with you
i weared my old shoes and walked to the virginia avenue.. no silence but just a midnight lullaby in my head.. i went there with martha and rosie before..that night i was lonely.. i met to you ice cream man. we had a little trip to heaven, bypassed the grapefruit moon.. now it is closing time and i know i felt in love with you..
mariaa
ölümsüzlük iksiri tom waits için yaratılmalı.
YanıtlaSilTom Waits'i ilk kez İzmir Bostanlı'da, 1993 yılında ve terk edilmiş bir kadın doktorun evinde dinledim. 18 yaşındaydım, bakirliğimi kaybedeli bir yıl olmuştu. Davet edilmiştim. Ter içindeydim. Uzun bir bekleyişten sonra doktor hanım yatak odasından çıktı. Gotik bir makyaj yapmıştı. Bir ayağında topuklu çizme vardı. Diğer ayağı çıplaktı. Tir tir titriyordum. Bacaklarıma yüklendi ve taşıdığım masumiyetin ona güç verdiğini söyledi. Saçlarımdan tuttu, ağzım aralandı ve alt dudağımı emerek dilini gırtlağıma kadar soktu. O an trigonometri formüllerini düşünmeye başladım. Zevk almadığımı farketti. Kararlı bir beden duruşuyla bir adım geriye attı ve yaşlı gözlerini gözlerime dokundurup 'mission accomplished meine liebling' diye mırıldandı. Sonra Hegel okumaya başladım, Tom Waits ile.
YanıtlaSil