renk: güneş yanığı koku: yeni kesilmiş çelik çubuk dokunsal: çorabı delip çıkmış baş parmak işitsel: gotik kuleye tırmanan topuklu ayakkabı giymiş kadın tat: sallanan sandalye
'Tat' ile ilgili sinyal kaybı bu deney için de mevcut gibi görünüyor. Giderek soyutlaşan bir gösterilen, kendi anlamı dahilinde bir başka soyut çağrışım sunuyorsa, ortaya çıkan sonuç, göstereni duyusal kodta tanınmaz hale getiriyor şüphe yok ki.
hakkım yeniyor! aksine, bu denekte "tat" ile ilgili sinyalleri kaybetmiş olduğumu düşünmüyorum. soyutlaşan bir şey de yok ortada. "sallanan sandalye" deneyiminin tıpkısı tam da nick cave beyden(hem imaj, hem söylem, hem ritmin çoğaltılabilecek olanakları ve tek kişiye ait kafa bulandıran hazzı dolayısıyla vb. vb.) alınabilecek bir tattır şahsi kanaatimce. ancak o "tat"ı tarif etmeye kalkışmayacağım bu defa.
zannedersem deneklere dair kişisel yaşantılarımız çok etkili olduğu için anlaşamamaktayız, öyle mi? yoksa bu sinyal sadece kendine yayın yapan bir sinyal mi??
Coşkusal vebadan uzak, tamamen insancıl bir öfkeyle biricik deneyinize sahip çıktığınızı görmek beni mutlu ediyor. Ancak 'sürrealist çağrışım' kuralları gereği rasyonel olandan kaçmaya çalıştıkça yazık ki doluya tutulduğunuzu görmek (hem imaj, hem söylem, hem ritmik, hem libidinal -bulanık haz- olarak) yapmış olduğunuz deneylerin biraz da olsa akılcı çağrışımlarla besleniyor oldukları gerçeğini güçlendiriyor... Sanki.
Not: David Lynch deneyiniz kesinlikle bu iddianın dışındadır.
evvela övgünüz için teşekkür ederim, mübalağa ediyorsunuz. ancak bir konuda yanılıyorsunuz, pes etmedim. sadece umuma açık yerlerde başarısız görünmekten hoşlanmadığım için, bu "oyun"u evde kendi kendime oynayabilirim diye düşündüm. hevesim kırılmadı belki ama "inceldi". asıl sebep ise "başarılı olma"mın çabamla mümkün olamayacağını sanıyor olmam, zira jüriyle "terminolojik uyuşmazlığımız" var!
renk: güneş yanığı
YanıtlaSilkoku: yeni kesilmiş çelik çubuk
dokunsal: çorabı delip çıkmış baş parmak
işitsel: gotik kuleye tırmanan topuklu ayakkabı giymiş kadın
tat: sallanan sandalye
'Tat' ile ilgili sinyal kaybı bu deney için de mevcut gibi görünüyor. Giderek soyutlaşan bir gösterilen, kendi anlamı dahilinde bir başka soyut çağrışım sunuyorsa, ortaya çıkan sonuç, göstereni duyusal kodta tanınmaz hale getiriyor şüphe yok ki.
YanıtlaSilhakkım yeniyor!
YanıtlaSilaksine, bu denekte "tat" ile ilgili sinyalleri kaybetmiş olduğumu düşünmüyorum. soyutlaşan bir şey de yok ortada. "sallanan sandalye" deneyiminin tıpkısı tam da nick cave beyden(hem imaj, hem söylem, hem ritmin çoğaltılabilecek olanakları ve tek kişiye ait kafa bulandıran hazzı dolayısıyla vb. vb.) alınabilecek bir tattır şahsi kanaatimce. ancak o "tat"ı tarif etmeye kalkışmayacağım bu defa.
zannedersem deneklere dair kişisel yaşantılarımız çok etkili olduğu için anlaşamamaktayız, öyle mi? yoksa bu sinyal sadece kendine yayın yapan bir sinyal mi??
Sevgili Vaziyet,
YanıtlaSilCoşkusal vebadan uzak, tamamen insancıl bir öfkeyle biricik deneyinize sahip çıktığınızı görmek beni mutlu ediyor. Ancak 'sürrealist çağrışım' kuralları gereği rasyonel olandan kaçmaya çalıştıkça yazık ki doluya tutulduğunuzu görmek (hem imaj, hem söylem, hem ritmik, hem libidinal -bulanık haz- olarak) yapmış olduğunuz deneylerin biraz da olsa akılcı çağrışımlarla besleniyor oldukları gerçeğini güçlendiriyor... Sanki.
Not: David Lynch deneyiniz kesinlikle bu iddianın dışındadır.
peki, "akılcı beslenme"yi kabul edip tactile deneylerinizi bırakıyorum :( başarısızlıktan hoşlanmam.
YanıtlaSilRica ederim bu kadar çabuk pes etmeyiniz! 'Köşelerinden yağmur suyu yemiş mor fon kartonu', duyumsadığım en güzel renklerden biriydi.
YanıtlaSilevvela övgünüz için teşekkür ederim, mübalağa ediyorsunuz. ancak bir konuda yanılıyorsunuz, pes etmedim. sadece umuma açık yerlerde başarısız görünmekten hoşlanmadığım için, bu "oyun"u evde kendi kendime oynayabilirim diye düşündüm. hevesim kırılmadı belki ama "inceldi". asıl sebep ise "başarılı olma"mın çabamla mümkün olamayacağını sanıyor olmam, zira jüriyle "terminolojik uyuşmazlığımız" var!
YanıtlaSil