Ölü kadınlara duyduğum kıskançlık, bu merhumun yüzünde kaçınılmaz bir gerilime neden oluyor. Kendi çocukluğunu dişlerken vurgun yiyen ve asimetrik kalan diş yapısı ile ondan türeyen şu epizotik gülümseyiş, bu bulaşıcı varlığın tüm sırlarını apaçık ortaya koyuyor.
Uçak düşerken ne hissettin? Çığlık atarken elin nerdeydi? O sırada en çok hangi uzvun terledi? Hiç şüphe yok ki sorulan sorunun ölümle girdiği doğrudan ya da dolaylı ilişki, o soruyu da acımasız bir pornografik meraka dönüştürüyor.
Yere fırlatılmış bir boyama kitabına basmamak için yan çizen ve kendi ölüm haberini başkasının gazetesinden okuyan merhamet arketipi gözler...
Marie-Soleil Tougas! Ölürken kendine poz vermek ne kadar zormuş.
Ölü kadınların fotoğrafları arasında hiç de gizemli olmayan bir bağ ve benzerlik var.
YanıtlaSilo halde bir fotoğrafa bakılarak o kadın ölü mü diri mi anlaşılabilir?
YanıtlaSilmariaa
Kesinlikle!
YanıtlaSil