* Dünyayı güzellik, insanlığı yalnızlık kurtaracak.
* Sinema festivallerinde jürilik sistemi kaldırılsın, zira köpekler başları okşanmadan da yaşayabilir.
* Sevdiğim kadınların ayaklarını birer kitap ayracı olarak kullandığımı saklamayacağım sizden.
* Ey Fransız sineması! Dişlerini ne kadar fırçalarsan fırçala, nefesindeki Gitanes kokusunu asla temizleyemeyeceksin.
* 'Katarsis Hediyeli Minimalist Filmler Haftası' düzenleyeceğim. İçinde ne köy olacak ne kasaba.
* 1986 yılında Belde Parkı'nın önünde parti veriyorum... I won't harm you or touch your defenses, vanity and security... You're all invited!
* Sevişirken bedeni aniden makas değiştiren kadınlarla aynı istasyonda inemezsiniz. Bunun için makinisti suçlamayınız lütfen.
* Aynı filmleri aynı sırayla izlemek, deliğin ortasına delik açmaya çalışmak gibi.
* Devrim geciktirici spreyi ve cinsel kimlik korumasıyla postfeministler için az kullanılmış Lacan çıkartmalı 'jouissance' paketi bayilerde!
* André Breton'un kızının adı da Tan (Aube). İkimiz de güneşten hızlı doğduk. Ama kaynağı 'tarih' olan bir cinsiyet kırılması yaşandı aramızda.
* Sinemanın hayal gücünü ve düşsel dinamiklerini görkemli bir ahmaklıkla hadım eden sözde toplumcu gerçekçi kurnazların filmlerini veto edin!
* Kesinlikle tanımını yapamadığım ancak yoğun olarak hissettiğim sonbahar havasının aşka ilişkin mazoşizme hizmet eden ağırlığı.
* Bir hostese arkadan sarılıp iltica talebinde bulunmak istiyorum. Hangi hava yollarına ait olduğu önemsiz.
* Türk sinemasındaki kara mizah ve zeka açığını kapatmak adına Kültür Bakanlığı ivedilikle Bent Hamer'ı ithal etmeli. Bonservis ücreti benden!
* Bremen'de Türklerin oturduğu apartmanı kundaklayan Alman, döner-ekmek yerken yakalanmış. Oral haset ve etnik yamyamlıktan açılmalı dava, sonra da düşmeli.
* Felsefe, psikanalizin 'cinsiyetsiz' babasıdır.
* Walter Benjamin mi yoksa Benjamin Péret mi diye sorsalar ikincisini seçerim. Farklı kulvarlar olduğunu düşünenlerin canı cehenneme.
* Ne zaman Michel Legrand dinlesem, doyurulmamış arzu ve yaşanmamış yas arasında yerel zigzag'lar çiziyorum.
* Yokluk üzerinden mucizevi biçimde kendilerini inşa eden bedenler, fantezi bedenlerdir. Bu yüzden bir kızım olursa adını 'kürtaj' koyacağım.
* Türkiye'de sinema yapmak, içki içmekten daha ucuz artık. Eskiden içki ısmarlayanlar, şimdi 'film çekelim' diyorlar.
* Bazı kadınlar yalnızca 'omuz plan' dünyaya geliyor. Isabelle Huppert de bunlardan biri.
* Berlin'den döneli iki gün olsa da Bülowstraße'deki sokak orospularının şemsiye kırıntıları hala dişlerim arasında. Pespembe çiğniyorum.
* Bayanlar Baylar! Masumiyet yerçekimine karşıdır. İnanmıyorsanız sevgilinizi uçurumdan aşağı itin. Eğer düşerse onu, düşmezse beni mahkemeye verin.
* Talk Talk'ın 'Renee' şarkısı, 'The Fly' filmindeki Geena Davis'in aniden incelen DKNY marka siyah çoraplarını hatırlatıyor.
* Jung'un personası ruhun kaportasıdır.
* Nick cave "Raise your hands up to the sky" diyor. Oysa tüm sevdiklerim gömüt.
* İmkansızlıktan türeyen trajedi muhafazakardır. Bu yüzden üst üste orgazm olmaya çalışmayın.
* Lacan'ın mezarı Çanakkale'ye taşınsın! Aynalı Çarşı, Lacan Müzesi olsun!
* Türk usulü histeri günün birinde mucizevi biçimde ortadan kalkarsa, tüm cast ajansları iflas eder.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder