29 Mayıs 2012 Salı

Dipnotlar XIII

* Andy Warhol, bize gerçeğin taklit edileceğini gösterdi. Duchamp ise taklitin gerçekleştirilebileceğini.

* Kendimi tanımak için kadınları deneysel bir form olarak kullanmakla kendimi dekor haline getirdiğimin farkında değilim. Bu dekor bana, üzerinde savaşın olmadığı ama binlerce ölünün olduğu bir genelev sokağını hatırlatıyor.

* Özgürce yazdığım zamanlar, 'özgürce yazma' gerekliliğinin esareti altında olduğumu hissetmediğim zamanlardır.

* Prag'ta zaman daha yavaş akıyor ama bu yine de erken boşalmamı engellemiyor.

* 'Everyting makes sense in the reverse'... Bu söz bana hep Alice Harikalar Diyarında isimli masalın arkadan versiyonunu hatırlatıyor: 'Anüs Harikalar Diyarında'

* Karşılıklı orgazm taklidi yapmadan önce lütfen cep telefonlarınızı kapatınız.

* Evrenselliğin birinci şartı: Bir batı toplumunun bir doğu toplumuyla aynı asansörde kalması.

* Ülkede enerji tüketimini yarıya indirecek formül: Narsisizm. Herkes sadece kendini sevsin, kendisiyle sevişsin.

* Ruh arzu duyar, organ talep eder.

* Bir düğün sonrası havada patlatılan onlarca havai fişek. Gerdek gecesini gökyüzünde yaşatan sosyal hizmetli bion kabarcıkları.

* Kübik domates konservesini açtığımda Avignon'lu kızların vajinasıyla karşılaşmış gibi oldum.

* Tarih formatlanırken elektrikler kesildi. Böylece postmodernizm doğdu.

* Hangi marka içkiyle sarhoş olduğunuz önemli. Çünkü bu aynı zamanda sarhoşluğunuzun markasıdır.

* Görünümler dünyasının görüntüler dünyasına olan üstünlüğüne benzer biçimde, inandırıcı olmak da inanca karşı yadsınmaz bir üstünlük taşır.

* Sesler zamanın imgesidir. Görüntüler ise tarihin.

* Söylence söylemden güçlüdür.

* Her ayrılık mekanı bir cinayet mahallidir ve bu ayrılıkta katil kimse, izlerini silmek için ayrılığı gerçekleştirdiği mekana mutlaka geri dönecektir.

* Şiiri en çok tanıyanın şairler olduğu doğru değildir. Şair için şiir, olsa olsa bir savunma mekanizmasıdır. Evliliğin, kişiyi aşık olmaktan koruması gibi, kişi de şiirden kendini korumak için şair olur.

* En iyi oral seksi dilbilim okuyanlar yapar.

* Klostrofobinin daha karmaşık bir örgütlenmesi, yani klostrohomofobi. Bir cinsin hemcinsiyle aynı asansörde kalma korkusu.

* Fassbinder'in sevdiğim diğer yönetmenlerden farklı olması, Douglas Sirk'ün Fassbinder'in sevdiği diğer yönetmenlerden farklı olmasıyla açıklanabilir ancak.

* Elektromanyetik bantta ses ve görüntü kuşağının ikiye ayrılması gibi, tarih ve zaman da öyle ayrılmıştır birbirinden.

* Islaklığın fethi, kuraklaşma düşüncesinin trajedisidir.

1 yorum:

  1. "Evrenselliğin birinci şartı: Bir batı toplumunun bir doğu toplumuyla aynı asansörde kalması."

    "Modern Batı uygarlığının modeli virüstür; çevresini kendi sonsuz reprodüksiyonlarına çeviren o saf bilgi damlacığıdır."

    YanıtlaSil