Sayın Aziz Yardımlı, bir daha kitap falan çevirmeyin lütfen! Hatta rica ederim özellikle psikanalizden uzak durun. 'Edimsel Sinirce' ne demek yahu, 'Belirtik' nedir, 'Enenme Karmaşası' ya da 'Gözecik' ne anlama gelir? Sayenizde pederin adını (Le Nom du Père) zorla da olsa hesaptan düşüp (Forclusion) ürettiğiniz 'Paranoid Sözlük' evreninde birincil süreçlere (Primary Process) içkin 'mutlak özgül' bir dil-öncesi döneme gerilemenin sapkınlığını yaşıyorum.
Sayın Aziz Yardımlı, porno sitelerinden bile daha hızlı güncellenebilme yetisine sahip TDK tarafından kiralanmış Narsisistik bir yazılım programı olduğunuzu düşünüyorum; ikinci el bir 'Gösterenler Zinciri' üzerinden, ancak ne var ki yalnızca kendi gerçekliğinizi ele geçirmeye kaderli bir dil sürçmesi olduğunuzu... Söylediklerinizi toparlamak değil ve fakat toplamak adına bu kadar Kapitone Noktasını (Le Point de Capiton) aynı anda fırlattığım (Aduket) bir başka çevirmen daha tanımıyorum.
Sayın Aziz Yardımlı, her ne kadar Wilhelm Reich ile yaşadığı 'histerik-kösnül' özdeşleşmeyi onadığımızı duymak adına TDK ile el sıkışmış bir başka uzaylı da olsa, Bertan Onaran'ın çevirileri sizinkilerden daha insaflıydı. En azından Reich'ı Bertan ile okuyan ve çektikleri semiyolojik eziyet sonucunda Reich'ı değil ama Bertan'ı anlamış olan birkaç arkadaşımın, çeviriden hipnotize oldukları için olsa gerek, çocuklarının adını 'Kansu (Protoplazma)' ya da 'Elezer (Sadist)' koyduklarını gayet iyi hatırlıyorum. Ama adı 'Öz-sakınım' ya da 'Düşkü' olan birilerini hatırlamakta güçlük çekiyorum.
Özetle söylemek gerekirse, rica ederim düşünüz yakamdan Aziz Yardımlı; 'Drive, Instinct ve Impulse' sözcüklerini -ki her birinin arasında en az 140 ilâ 360 sayfa fark var- topyekün 'İçgüdü' olarak çevirip de doğuştan pasif olan haddimi (Triebregung) daha fazla zorlamayın lütfen. Size bol düşlemli, bol dizemli ve her şeyden önemlisi bol inancalı bir Eylül ayı diliyorum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder